1. Kadınlar kilit alanlarda hâlâ yeterince temsil edilmiyor
Bazı endüstriler artan bir kadın işgücü eğilimi gösterirken, finans, mühendislik ve teknoloji gibi sektörler hala güçlü bir şekilde erkek egemen olma eğilimindedir. Genel olarak STEM (bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik) endüstrilerinde, kadınlar ABD'deki iş gücünün yalnızca %24'ünü (1) ve Birleşik Krallık'ta %15'ten (2) azını oluşturuyor.
Kadınların az temsil edilmesi, "bilime" ilginin kadınsı olmadığı şeklindeki devam eden klişeye bağlı olabilir. Ancak STEM mesleklerinin en hızlı büyüyen ve en çok kazananlar arasında olacağı tahmin edildiğinden, kadınların bilim, teknoloji ve ilgili alanlarda bir kariyerin sağladığı becerileri kazanma ve fırsatları benimseme konusunda kendilerini güçlü hissetmeleri önemlidir.
2. İşyerinde cinsiyet önyargısı
Yöneticilerin çoğu, cinsiyetten bağımsız olarak en iyi kişinin işi alması gerektiği konusunda hemfikir olsa da, özgeçmişlerinde erkek veya cinsiyet ayrımı gözetmeyen bir isimle daha başarılı olan kadınların hikayeleri, bilinçsiz önyargının hâlâ var olduğunu gösteriyor.
Kendilerini liderlik rolleri için konumlandıran veya konumlandırmak isteyen kadınlar, genellikle özel bir inceleme altında olduklarını hissederler. Erkeklerin hırslı veya iddialı olmaya teşvik edilebildiği yerlerde, kadınlar genç yaşlardan itibaren "patronluk taslamamak" için programlanır. Altta yatan cinsiyet önyargısı, aynı davranış ve özelliklerin -girişim, tutku ve sorumluluk alma- işyerindeki kadın ve erkeklerde farklı yorumlanabileceği anlamına gelir.
3. Maaş pazarlığı söz konusu olduğunda kadınlar daha az başarılı
Kadınların daha yüksek ücret talep etme konusundaki isteksizlikleri genellikle cinsiyetler arası ücret farkının ardındaki bir faktör olarak gösteriliyor. Yakın zamanda maaş pazarlığı üzerine yapılan bir ankete göre (3), kadınların %68'inin kendilerine teklif edilen maaşı kabul ettiğini, ankete katılan erkeklerin yaklaşık yarısının ise bir rolü kabul etmeden önce pazarlık yaptığı ortaya koyulmuş. Ayrıca, kadınların başlangıç maaşlarını müzakere etmeye çalıştıklarında sonucun genellikle daha az olumlu olduğunu da ortaya çıkarılmış.
Cass Business School, University of Warwick ve University of Wisconsin tarafından 2016 yılında yapılan bir araştırma, kadınların zam istemedikleri fikrine meydan okuyarak, kadınların erkekler kadar ücret artışı isteme ihtimalinin eşit olduğunu ortaya koydu.
Erkeklerin kendilerini liderlik rolleri için konumlandırırken veya maaş pazarlığı yaparken daha iyi bir özgüven duygusuna sahip oldukları neredeyse kabul edilen bir gerçektir. Son derece başarılı kadınlar bile kendilerini yetersiz hisseden ve değerlerini hafife ön yargılara sahiptir. Kendi değerlerine inanan ve bunu yansıtan bir maaş talep eden kadınlar, ücret farkını kapatmada önemli bir adım olurken, daha fazla ücret şeffaflığı da oyun alanını eşitlemeye yardımcı olabilir.
İş hayatında kadınlara fırsatlar
1. Cinsiyet eşitliği ve kapsayıcılığın politika haline gelmesi
İster yönetim kurulunda kadınların eşit temsilini taahhüt etmek ister çeşitlilik görevlilerini işe almak olsun, ileri görüşlü kuruluşların çoğu için işte fırsat eşitliği bir politika konusu haline geliyor.
İşe alma politikası yoluyla önyargıları caydırmak ve bunlardan kaçınmak, kuruluşların denge ve eşitliğin faydalarından yararlanmalarına yardımcı olabilir. Çeşitlilik, kapsayıcılık ve toplumsal cinsiyet eşitliği politika haline gelir ve iş stratejisine dahil edilirse, politik doğruluk veya moda sözcükler yerine, işletmeler çak daha başarılı olur.
Adil cinsiyet temsili, kapsayıcı şirket kültürü ve iş-yaşam dengesi gibi konularda taahhütte bulunmak (annelik ve babalık yardımları dahil), kuruluşların üst düzey yetenekleri çekmesine de yardımcı olur. Bunlar, bazı global şirketlerin hem kadınlar hem de erkekler için mükemmel çalışma yerleri olarak gösterilmesinin birkaç nedenidir.
2. Liderliğe giden yol olarak girişimcilik
Giderek artan sayıda kadın için üst yönetime giden en hızlı yol kendi işini kurmak. Amerika Birleşik Devletleri'nde, kadınlara ait işletmelerin sayısı son 20 yılda %74 arttı; bu, ulusal ortalamanın 1,5 katı (4). Günümüzün start-up kültürü, kadınlara kendi kendilerinin patronu olma ve kendi maaşını ödeme gücü vererek, nasıl çalışmak istediklerini tanımlayarak kariyer ve aile hayatı dengesini kolaylaştırıyor. Girişimcilik, kadınlara ücret farkını kapatmaları ve kendi şartlarında liderlik pozisyonlarına yükselmeleri için bir yol sunuyor.
Kendi şirketlerini yönetmek, kadınlara aynı fikirde olan diğer kadınlarla işbirliği yapma ve onları işe alma fırsatı sunarak liderlik rollerinde yeni nesil kadınları teşvik ediyor.
3. Bir işletme derecesi ile kimlik bilgilerini güçlendirme
Pek çok kadın, rekabetçi bir iş piyasasında öne çıkmak için ihtiyaç duydukları bilgi ve uzmanlığı bir işletme diploması olarak tanımlamaktadır (5). Bu nedenle işletme okuluna kaydolan kadınların sayısı giderek artıyor demek yanlış olmayacaktır. Lisans eğitimi, MBA, EMBA veya Yüksek Lisans derecesi olsun, işletme okulu, kadınların konu uzmanı olmaları, liderlik becerilerini uygulamaları ve yönetim kuruluna adım atmak için ihtiyaç duydukları güveni kazanmaları için değerli bir platform sunar.
İşletme okulu aynı zamanda paha biçilmez bir ağ oluşturma fırsatı ve diğer öğrenciler, profesörler ve kampüs konuşmacılarındaki danışmanlarla tanışma şansıdır. Bir akıl hocası, endüstri tavsiyesi verebilir ve yeni fikirler için bir sondaj tahtası görevi görebilir. Mentorlar ayrıca profesyonel fırsatlar sunarak ve hırslı ve yetenekli kadınların kariyer basamaklarını bir sonraki adımlarını atmalarına yardımcı olarak önemli kariyer sponsorları olabilirler.
Kaynaklar;
(1) http://www.esa.doc.gov/sites/default/files/womeninstemagaptoinnovation8311.pdf
(2) https://www.theguardian.com/news/datablog/2015/jun/13/how-well-are-women-represented-in-uk-science
(3) https://www.glassdoor.com/blog/category/in-the-news/
(4) http://www.womenable.com/content/userfiles/Amex_OPEN_State_of_WOBs_2015_Executive_Report_finalsm.pdf
(5) https://www.hult.edu/blog/women-in-business-advantages-challenges-and-opportunities/